Sayfalar
- Ana Sayfa
- guia de estambulll
- excursiones en turquia
- excursions turquia
- viaje estambul
- que ver en estambul
- guia de estambul
- Estambul Tours
- Tours Estambul
- e ticaret web sitesi seo calismasi fiyatlari
- Basakşehirr Vize > Basvurusu İsin Gerekli Evraklar...
- Basaksehir vize > basvurusu gerekli evrak
- Toptan Kuru Fasulye Fiyatlari > Kuru Bakliyat Piya...
guia de estambul ile islam bilimleri8978
guia de estambul ile islam bilimleri8978 sizlere bugün bende guia de estambul yazdı ve guia de estambul dediki Uzlaşı ve sulh bunlar ültettı'iı kuklı şeyleniiı ülfette gönülden kaynaşmr söz konusudur. Oysa uzlaşı ve sulbtı\ sadecr' şı'kişmeyi, anlaşına/lıkları sore erdirmek ve ilişkileri kavgasız, sui tüşnu'siz bir mecraya sokmak vardır. Yit> anladığım kadarıyla ülfet; gönükkm kavn.rşın.r iken hoşgörü; hoş olmayan b şeye istemeden katlanmaktır. Aslııukv buıaıkr kişi karşı taraftan ve onun tavtr c fiilinden rahatsızdır ki buna ileirle yeniden değinilecektir. Sabra gelince o, h olumsuzluğu bertaraf etmek vr- oıulan kurtulmak iı;in bir iç direnç gcisterm ve dışarıda da bir başarıyı yakalamak, başarıya koşmak için fiil ve eylem olai direnmektir. Her iki yönüyle tk> asin ula sabırda bir mücadele söz konuşur ki Kur'an’daki ilgili âyetlerin genel anlatımlarına bakılırsa onun böyle oldı anlaşılır. Yoksa sabır hiçbir şey y<\pmaılan tluvmak değildir. Bu tanımlamala belki eksik ve yanlış da olabiliı ki bunlaıı en tvi elbet uzmanları bilirler. S direnç göstermek ve direnmektir ve bu. Kut tini değerler ölçüsünde haklı, rekli, yerinde, meşru ve bit güzel şı'yi' luıvuşmak için ise orada Allah sabre lerle beraberdir ki bu ifade Kur on Via genelıle .s<\bredenler, rnuttakiler ve b muhsinler (:vecîbe veya ahlâki iyilikk'i ini en üst içtenlik ve gvızellikte yapa için kullanılır. Sabır için, örnek olması itibariyle IVygamber’i misal verecek sak o, tebliğ mücadelesindeki b.vşansına hem iç dünyasında bir direnç ve de dışanda bir eylem ve onun her tül lü zoıiuğun<ı göğüs germekle ulaşır.
gönüllerin kaynaşmasıdır. Ülfet ve kaynaşma kavga etmemek dec bizi kavga ettirmeyebilir ve fakat kaynaştıramaz.
3-Aile Ve Toplum Huzuru Açısından Küskünlük Ve B Bakış, Bed Dua Ve Hakaretin Buradaki Yeri, Bu Açu îmanlar. Hürriyet Ve Hoşgörü Algıları
a- Ailede Küskünlük Ve Barış
Küskünlük denilince elbet bir de bunun karşıtı barış ve baı gelir. Her iki durumun da bir aile boyutu ve bir de diğerleri ve L/ardır. Ana konumuz aile ve özellikle de karı-koca olduğu için bû ;ok bunun aile boyutunu ele almak istiyoruz. Ailelerde geçim v< )ini yükseltme arzularından doğan veya diğer türden anlaşmazlı allığın yol açtığı uyumsuzluklar baş gösterebilir. Bunlar kısa sü [örülmelidir. Hele Hz. Peı^gamber (s.a)’in âile hayâtında oldı »ir kere olan bir şey ise ve konu doğrudan peygamberlik mai^ îleyişini ilgilendiriyorsa bunu çok daha tabiî karşılamak ve c erekli görmek gerekir. Hatta diğer âilelerde küskünlüğün hiç ıbiî görülebilir.
Eğer bir küskünlük basit sebebe dayanıp çok uzatıhyoı iksız tavır başlamış olur. Hz. Peı^gamber; âile dışı küskür ınünün ötesine taşan küskünlükleri hiç de hoş ve uygun göı hepten kaynaklanan küskünlük zulüm ve gaddarlığa doğru ı durumda dargınlık aslında en çok darılanı daraltır ve her c :eler bırakır. Bu gibilerin, farkında olmadan, önemli bir kıs ce Allah’la bile araları açık gibi olur veya olması gerektiği gi li o kadar haklı görmeye başlar ki neredeyse farkında olmac âyesine yükseltir. İşi buraya kadar vardıranlar az olmasa îeni ötekinden daha az umratmavanaoı bilinmelidir.
_SEVGİNİN KOKl l Kİ, 1 AŞIMI \U< I II I1İYI I I ;!jMr. At II AKI
Çok kere birbivleriy\e ikutİAUİ.u, allı-nin <U<>m kİ!jilr>rincten ve hatta dost ve urkadaşlardan da o küsüleiA kişi veya ailevi*' l^l'ısmelerini ister ve bu yönde baskı lygulamaya kalkışırlar. Meselâ bu vöıul*' koca eşine, kadın da kocasına bastı yapar ve böylece en yakınlaı blıbııU'ilyle *l.\rqın hale getirilirler. Bu tavrın, <ur’an'daki; Suç ve kabahatda şahsi s*mıınluluk ilkesine ters, ilkel bir zihniyet en kaynaklanan ilkel tutum olduğu açıktır
“Hiç bir suçlu günâhkâı dijV'duin .skçiimu yıik/enmez. Sonunda dönüşünüz Rabb'inizedir ve O. uvuşniıudi;'}*! düş(ü*jünüz gerçeği size haber verecektir",
jyeti ve diğer benzeri âvetU'i bu ıllu'vi Ivliıieyici olmuştud^.
Eğer taraflardan biri ilkek'i yahut iman ve ahlâk gibi yüce değerler adına 5İr şey söylemiş veya yapmış da öteki bunu sırf kendi şahsı veya sevdikleri ileyhine yorup bir dargınlık başlatıyorsa Vrurada yüksek değerler adına hareket ’denin uğradığı zulüm çok d.ıha büyük olur. Çünkü burada söz veya davranı-ıında onun kendi şahsı sö/ konusu dı'gil. ilke ve değerleri söz konusudur. Özür üleşe neyin adına özür dileyı'cektir. Kendi adına feragat edebilir fakat özellikle le bir bilim insanı ve bir şuurlu mütı’deyyin insan ilkeleri ve değerleri adına erâgat edemez. Karşı tarat is*.’ nu’seleyi şahsi olarak görmekte ve onun ufku mnun ötesini görüp algılayamıimıikl<\ ve olabildiğince duygusallık onun akl-i elimini kilitlemiş olmaktadır. O bunu uzattıkça da kendi iç dünyasında sadece e sadece şahsını ve nefsini önde götürerek kendince mantıklar geliştirir ve gc-ekçe ağlan örer. Oysa yüa* değerler karşısında onlar boştur. O bunları ördükçt le kendi iç dünyasına, hiç de y*rktşmayan duyguları yığıp durur. Bu noktad; ster istemez farkında olrnad<m linet denilen maya değişmeye başlar ve onu üzünde görünen ve bakan *\rtık o güzel ruh değil çirkin nefsâniyyettir. İşte bv ada gerçekten ilkeler ve yüa' (K’ğerler adına hareket etmiş olan taraf kat kat t aksızlığa mâaız bırakılmış olur, l'.ğer o bir araştırıcı ise ona muhtaç olduğu ükûnet verilmemiştir. Büyük bit mücadele ittsanı ise yuvada desteği yoktur atta dâvası orada muhalefetle karşılaşmış gibidir.
Bir bilim ve mârifet insanının, araştıncı adamın, büyük mücadele ve dc tsanının arkasında, eğer erkek hesabıtta söylersek, Hz. Hatîce desteği mi ir destek olursa o insaıtlar oldukları yerden çok daha ilerde bir yerlere varit ^adın, eşinin eğer Allah katıttda değerli çalışmalarını, güzel faaliyetlerini ve ekli mücadelelerini benimseyip sahiplenirse elbet o da bundan sevap hisst
alacak, mâneviyatını yükseklere doğru götürecektir. Peygamberin olduğu gibi; hanımının ağzına lokma veren erkek bundan sevap a keğine bu yönde huzur, sekînet ve destek veren kadın da bundan Bu da kadın için bulunmaz bir imkândır ve onun bunların zivanı içiı büyük kayıplar arasında yerini alır. Bunlara mukabil kadın da elfc uygun işlerinde aynı şekilde destek bulmcilıdır. Belki buna o daha duyar.
Barış, güzel ruhları elbet yeniden yüzlere iade eder, gözlere g rını yeniden kazandırır. “Yaratılanı Yaratandan ötürü seume"ninge nı kavramak gerek. Dünya güzelle güzelleşmez, dünya insanın ker güzelleşir. Yerinde olmayan veya olması gerekenden fazla uzatılan hiç bir getirisi olmadan nice güzel günleri mahvetmiş, nice hayatla :anlılık ve ışığını sönükleştirip gitmiştir.
Ne kadar büyük olursa olsun Eşler yuvanın gediklerini kapa e bunun da ötesinde her zaman için yüksek fazilet ve fedakârlığı >r. Ancak fedakârlıklar vazgeçilemez değerler aleyhine bir sonuç :i gönül bir olunca samanlık seı^ran olacağı için elbet mutluluk ir hayat seviyesi içinde aranmamalıdır. Bir aylık süren küçük şında Peygamber Eşleri hep ona mutluluk verdikleri için biz c kdir içinde olacağımızı burada ifade etmek dummundayız. Sq Kusurlar, eksikler olabilir. Katlananlara Rahman da sergisin k sapıklık ve büyük günâhlara gelince onlar tepkisiz kalamazk î ve hatta genel söylersek bir ortaklık sabır üzerinde dursa d. samimiyetle güzelleşir. Şu unutulmamalı ki eğer bir yerde s< seliyorsa sabırları zorlayan da o derece alçalacaktır.
Küskünlük Ve Barışıklığın Toplum Boyutu, Bed Dı Bu Açıdan Diğer İmanlar, Hürriyet Ve Hoşgörü
I "F.v müminler! finnş i'<’ esenlik iyiıutc- hep blrıtorı ypı u/im'"’',
ılpnilir F3una göre bir dovlol iyindokı topluluk w kosimlpı, ,rMİaıııula rleoıl dıı^ malilik, küskünlüğü bile sürdün’me/İPi, Hakimiyet b.ıkımııul.ın bağımsı/ İblfmı loplıımlan da selam ile aynı kökl.-n gelen vı> âyette "si/m" tabiriyle ılade dilen ,\ın§ söz konusu olunca omda birlikle yer almak ılurumund<ulırlar. Çuııku bu îyet barış ve güvencenin bölünnu'.’ligine vurgu Vtipmış olmaktarlır I erdi olsun laha ileri boyutta olsun ihtilaflar onun iyinde ve onun adına bertaral edilecektiı liç kimsenin ve hiç bir toplum ve milletin tek başına mutluluğu ve tek başına luvenccsi söz konusu olama.r Buna goıe küskünlük ve zıtlaşmanın da elbei adim olma hakkı bulunamaz.
a.Tepki, beddua ve hakaret, hürriyet ve hoşgörü algtlan:
Burada bir nebze de öflte ve teııkiılen bahsetmemiz yeriıtde olacaktır In 111 ve toplumiarın elbet öfke ve leııki hakları da vardır. Öfkesi, tepkisi ve halk îha ilerisi nefreti olmayan bir insttn w bir toplum olmaz. Herkes ve her toplu k kendi hak anlayışına ve yücr> griıdüğü değerleri atlına bunları ortaya koya pkisi olmayanın dâvası da yttk demektir. Yüce Allah Kur'an’da:
“Allah size imanı sevdirmiş ve onu kalplerinize güzel göstermiştir Imunsızlı büyük ahlâksızlıklar (:fusûk) ne (Yüre İrâdeye) isyana gelince onları da si kerih göstermiştir''^'.
mektedir ki bu âyete ilerde yenitlerı tlöniilecektir. Yerinde öfke, tejrkı ve nel hi bir mükellefiyet ve bir sorumluluk olarak ortaya çıkar Sevgisi olanın ıı : olur. Bu sevgi adına nefrettiı, Aılâlet adına tepki gösterilir. İman da katu ansızlık) ve sapıklığı hoş görmez, fakat İslâm bununla beraber diğer inaııçl,
Buhdrî, îman, 20; Müslim, İnum. ‘M; rıum.’i, .'Al'ımu, M; Ihn Mâcp, İkame. 174, l deh. 11..guia de estambul sundu..
